Türk Feministler Türkiye'yi Irkçılıkla Suçladı
Karabük’te Gabonlu üniversite öğrencisi Dina’nın ölümüne ilişkin davanın duruşmasında ırkçılık tartışması çıktı. Aile avukatı Türkiye’de ırkçılık olduğunu iddia ederken, mahkeme başkanı bunu reddetti. Türk feminist avukatların söylemleri ise tepki çekti.
Karabük’te geçen yıl Filyos Çayı’nda cesedi bulunan Gabonlu üniversite öğrencisi Jeannah Danys Dinabongho Ibouanga’nın (17) ölümüne ilişkin davanın 2’nci duruşması Karabük 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmada, genç kızın aile avukatları ile mahkeme başkanı arasında ırkçılık tartışması çıktı.
Duruşmaya, tutuklu sanık Dursun Acar, Gabonlu öğrenciler, maktulün annesi, babası ve davayı gönüllü üstlenen feminist avukatlar ile sanık avukatı katıldı.
Duruşmada söz alan maktulün aile avukatlarından Gülyeter Aktepe, Dina’nın Türkiye’de ırkçılığa maruz kaldığını belirterek, “Dina Türkiye'de ırkçılığa maruz kaldığını söylüyor. Bu hususta beyanları var. Dina ten rengi yüzünden ayrımcılığa maruz kaldığını söylüyor. Bu durum yazışmalarında bilirkişi raporuyla da belirtiliyor.” dedi.
Mahkeme başkanı ise, Türkiye’de ırkçılık olmadığını savunarak, “Türkiye’de veya Karabük’te ırkçılık olsa 10 bin yabancı öğrenci olmaz. Özel bir ırkçılık, kişiye yönelik bir şey yok. Irkçılık olsa o kadar öğrenci gelmez. Türkiye’de ırkçılık yoktur.” diye cevap verdi.
Mahkeme başkanının bu sözleri üzerine salonda gerginlik yaşandı. Türk feminist avukatların Türkiye’de ırkçılık olduğuna dair söylemleri ise Karabük kamuoyu tarafından tepkiyle karşılandı.
Duruşma, Sanık Dursun A.’nın tahliye talebinin reddine ve tutukluluk haline devam kararının verildiği duruşma 29 Nisan 2024 tarihine ertelendi.
Tepkiniz nedir?